Bir turfe-sanem ki akl-ı kamil
Görünce anı olurdu za’il
• Bir güzeller güzeli ki, tam akıllının bile aklını başından alır.
Zülfeyn-i müselseli girih-gir
Can boynuna pir belalı zincir
• İki tutam zülfü can boynuna bir belalı zincirdir.
Ebrusu hamı belay-yı uşşak
Hem cüft letafet içre hem tak
• Kaşlarının eğriliği âşıkların belasıdır, güzellik içinde hem eşsiz hem de kemer gibi
Her kirpiği bir hadeng-i hun-riz
Peykan-ı hadengi gamze-i tiz
• Her kirpiği kan döken bir ok, keskin bakışları okun sivri ucu gibi
Derya-yı bela cebin-i paki
çin-cunbüş-i mevc-i sehm-naki
• Pak alnı bela denizi, korkunç dalgaları kıvrım kıvrım yakıcıdır.
Çeşm-i siyehine sürmeden ar
Hindusına sürme hem giriftar
• Kara gözünden sürme utanır, sürme benine tutkundur.
Ebvab-ı tekellüm etse meftuh
Emvata verirdi müjde-i ruh
• Fethedilmiş konuşma kapısını açsa, ölülere dirilme müjdesi verirdi.
Alem ser-i mayunun tufeyli
Mahbube-i alem adı Leyli
• Alem onun saçının teline tutkun, Alemin sevgilisi adı Leyla
İlm-i hat-ı ömrü eyleyip sarf
Meşk etmiş idi hemin iki harf
• Yazmayı öğrenmek için ömrünü sarf ederek, iki harf meşk etmişti
Bir safhada Lam u Ya mükerrer
Yazardı anı kılurdu ezber
• Bir sayfaya tekrar tekrar Lam ve Ye yazar, sonra onu ezberlerdi
Kim bu iki harftir muradım
Ruşen bular iledir sevadım
Mecnûn ki “La ilahe illa!” der idi
YanıtlaSilTeklif-i visal eyleseler la der idi
Şol mertebe meftûn idi Leyla’sına kim
Mevlâ diyecek mahalde Leyla der idi
[Mecnun "La ilahe illa (...dan başka ilah yoktur)" diyordu. Leyla ile kavuşma teklif ettiklerinde ise "la (hayır)! diyordu. Leyla'ya o derece tutkun idi ki, bazen şaşırıp "Mevla" diyeceği yerde "Leyla" deyiveriyordu.]
İskender Pala